…
Üzerinde yaşadığımız ve her geçen gün biraz daha şedit, biraz daha kanamalı kusulduğumuz topraklara hiç yabancı bir strateji değil sürgün. Yine de bu stratejinin geçmişte, kendini bugüne sürükleyen geçmişte, modernleşme ya da uluslaşma süreçleri gibi yapısal dönüşüm zamanlarında istisnai olarak benimsendiğini söylemek mümkün. Bu istisnalar öylesine radikal ve zalimane bir nitelik taşıyorlardı ki, belki de uzunca bir süre alanı (ister ulusun coğrafyası olsun, ister şehir sömürgecilerinin coğrafyası…) “güvenli, temiz, arî” tutmanın zeminini hazırlıyorlardı. Bugünkü gibi sistematik, sürekli, ritmik ve sıradanlaşmış değillerdi. 1910 yılının büyük köpek katliamıyla son yılların zamana yayılmış sokak köpeği tasfiyesi arasında böyle bir ayrım var…
…
YAZININ TAMAMININ BULABİLECEĞİNİZ SAHA DERGİ‘NİN 3. SAYISI (NİSAN 2016) “ŞEHİR VE TEKİNSİZLİK” TEMASIYLA ŞURADA :